Mart 01, 2012

ZM / Zaman Zaman Deli Dalgalarla Gelen Hüzün

"Onlar lezzet ve zevk aldılar, ben ise gam ve keder."
Ali Şeriati

*

Payına zevk yerine gam düşenlerdenim ben de. Dünyaya tamah etsin ya da etmesin, kimine gam düşer, kimine zevk.

Zayıflıyorum bugünlerde. Beşeri güce uzak olmak da bir çeşit zayıflamaya sebebiyet verir. Dediğim o zayıflamak işte. Gerçi öteki anlamına da uzak değilim.
İşte bu zayıflık dar’a düşürünce içimi, çoğu ruhu zayıflayanın yaptığı gibi yürüyüşe çıktım. Ama Wertherimsi atmosferden uzaktı yürüyüşüm. Keşf yürüyüşü değildi, doğayı seyr yürüyüşü değildi.

Gam, dar, gam-dar yürüyüşüydü. 

Gam dediysem, keder dediysem somut bir dert anlaşılmasın. Gamım nedensiz benim. Aç olsaydım, yemek için dualanırdım. Aşık olsam, bir varlık için düşlenirdim. Hasta olsam, doktor diye söylenirdim. Gamım bile, nedensiz benim.

Sanki,
Kayıp etmişim, kayb etmişim, gayb etmişim.

Birinin, bir şeyin eksikliğini çeken aranır. Eksik bir şey var demek ki. Ama ne ki? Bak işte zihnime çağrışım bile yapmıyor soru. Sadece aradığımdan çıkarıyorum, bir şey eksikliği çektiğimi.

*
deniz köpürürken
Konu dağılmasın, yürüyüş diyordum.
Akşama doğruydu hava. Doğru havaydı, akşam. Hararet atıcı bir yürüyüşten sonra, kendimi bir sahilin kenarına bıraktım. Havanın soğuk olması, yerin gezilmeye müsait bir ortam olmaması, sahilin “işte bak, aradığın yer burası” bulmuşluğu verdi içime. 
Deniz köpüklendi. Hararetlendi. İçimdeki nedensiz gamı salıvermek için, denizin gözlerimi yaşartmaya destek olacağını düşündüm. Olmadı. Olmuyor bir türlü. Ağlayamıyorum. Acı çekiyorum. Bir sıkıntı, bir boşluk var. Ama olmuyor, yaşarmıyor gözlerim.


Demek ağlamanın da, yağmur gibi belki, bir yoğunlaşma sürecine ihtiyacı var, sonucuna varıyorum. Belki de istediğim rahmettir. Belki de, Toprakları çatlatan, tomurcukları patlatan rahmettendir istediğim.

*
Dalgalar yükseldi baya. Denizin üzerinde kuşlar belirdi bir ara. Aklıma şeytanların denizde yaşadıkları geldi. Annabel Lee şiiri geldi. Karşıdaki evlerden bir görenim olur mu diye düşünürken insanları tek başına denize, saatlerce denize, baktıran şeyleri düşündüm. Gam, aşk, çaresizlik, belki intihar..

*
Peki ben?
Dedim ya, gamım bile nedensiz denim.

*
Köpek sesleri duydum biraz sonra. İçime korku düştü.
Yürüyüş sona erdi.

Hiç yorum yok: